Fonksiyonel Tıp, aslında tüm tıp fakültelerinde okutulan müfredatın özüdür. Her hekimin kronik hastalıklara bakışında zamanla kendisini geliştirdiği bir harmandır aslında. Her bireyin farklı biyolojik dengesizliklerine, eş zamanlı ve farklı bakış açıları ile müdahale etme amacı güder. İçeriğinde biyokimya, genetik, moleküler biyoloji, fizyoloji, mikrobiyoloji başta olmak üzere birçok bilim dalı vardır.
Fonksiyonel tıp, hastaya özgü olan hastalığının altta yatan nedenlerini bulmak ve bunları hasta ile birlikte çalışarak hastalığın geldiği süreçleri geri döndürerek iyileştirmeye yöneliktir. Özünde ise akupunktur gibi diğer geleneksel tıp yöntemlerinde de olan sağlığı koruma felsefesi vardır. Akupunkturda daha erken tanı koyabildiğimiz ama günümüz laboratuvarlarında henüz bozulmadığını düşündüğümüz kan değerleri vardır. Akupunkturda ön tanıyı çok erken dönemde koyabilir ya da şüphelenebiliriz. Fonksiyonel tıpta ise akupunktura göre geç olmakla birlikte modern dediğimiz tıptan daha erken dönemde bu laboratuvar testlerinden yola çıkarak yine sağlığı korumak için uygun yaşam tarzları belirlenir, gerekli gıda takviyeleri yapılır.
Romatizma, kemik erimesi, depresyon, demans gibi birçok hastalığın arkasında insanın kendi genetik yapısı, uygun olmayan yaşam tarzı ve kronik beslenme bozuklukları vardır. Hastalığı oluşturan gerçek nedene ulaşarak onu yok etmek, hastalığın da iyileşmesine yol açarak tedaviyi sağlar.