Loading
  • info@drmeteclinic.com
  • Mansuroğlu Mah. 286/10 Sok. No:7 Brand Office K:6 D:22 Bayraklı / İzmir
  • Haftaiçi : 09:00 - 18:00

Zayıflamada Akupunktur

Zayıflama Tedavisinde Akupunktur

Bireyin dengeli kiloda olması sağlıklı bir yaşam açısından çok önemlidir. Aşırı kilo alarak şişmanlık (obesite) gelişmesi ile iç organlarda hasarlar oluşur. Bu hasarlar ölümcül sağlık sorunlarına neden olabilir. Bu nedenle şişmanlık yani obesite dediğimiz olay aslında bir hastalıktır. Şişmanlık birçok hastalığın öncesinde ya da sonrasında karşımıza çıkan ciddi bir problemdir. Hasta hangi nedenle doktora başvurursa başvursun, obesitesi varsa bir şekilde kilo vermesi önerilir.

Şişmanlık yani obesite değişen beslenme alışkanlıkları ve hareketsiz yaşamla günümüzde ortaya çıkan en büyük sorunlardan birisidir. Aşırı kilo alınmasına bağlı olarak artan yağ dokusu özellikle kalp-damar, karaciğer ve pankreas hasarlarına neden olur. Obes kişileri bekleyen diğer bir komplikasyon diyabet yani şeker hastalığı sonucu damarlarda oluşan hasarlar sonucu göz, böbrek, beyin ve birçok diğer organda yıkım meydana gelir.

İnsanın normal sağlıklı bir kiloda yaşamına devam etmesi mümkün iken neden aşırı kilo alır? Modern yaşamın getirdiği hareketsiz yaşam, yiyeceklerdeki katkı maddeleri, doğal beslenmeme, yanlış zamanlarda beslenmek sadece birkaç basit cevap olarak karşımıza çıkmaktadır. Ayrıca bazı medya kuruluşlarının obezite nedenlerini açıklamak ve çözüm yollarını göstermek yerine reyting uğruna olayı suistimal etmeleri halkın doğru bilgilendirilmesini güçleştirmektedir. Örneğin birkaç yıl öncesine kadar günde 5 litre su içilmesini öneren diyetisyenleri eleştirdiğimiz zaman bizler suçlandık. Maalesef bu şekilde aşırı su almaya çalışan kişilerin böbrek yetmezliğinden ölümlerini haber kanallarında izledik. Yine kafa karıştırıcı ölüm oruçları, zayıflama programları, zayıflama besin katkıları, bilinçsiz önerilen egzersizler de konunun ne kadar istismar edildiğini gözler önüne sermektedir. Metabolizmamız bu tür yanlış uygulamalar sonucu bozulmakta ve organlarda oluşan hasarlar bazen geri dönememektedir. Obeziteyi hastalık olarak tanımladıktan sonra nedenlerinin tam olarak incelenmesi gerekir. Sistemik muayene ve gerekirse kan tahlilleri ile beraber kişinin ruhsal sağlığı da değerlendirilmelidir. Genetik, hormonal, beslenme alışkanlıkları, psikojenik yönleri doğru tanımlanmalıdır. Örneğin guatr gibi tiroid bezi yavaş çalışan bir hastanın tedavisi tiroid bezi doğru çalıştırmaktan ya da eksik ise tiroid hormonlarının dışarıdan verilmesine bağlıdır.

Zayıflamak isteyen hastanın tam bir muayenesi yapılmadan uygulanan tedavi protokolleri ve uygulanan ağır diyetler ile başlangıçta geçici olarak kilo verilebilir. Ancak bir süre sonra düşük kalorili beslenmeye karşı vücut kendini korumaya alır ve kilo verilmesi durur. Tedavi aralarında kilo almalar ve vermeler ile geçen bu süreç adeta bir yoyo etkisi gösterir ve metabolizma iyice bozularak tedavisi ve doğru teşhis konması gittikçe zorlaşır.

Akupunktur tedavisi ile iştah kesildiği ya da azaltıldığı için iç organlar hasar görmez. Ayrıca kişinin alışkın olduğu kalorinin altında aldığı beslenme nedeni ile görülen halsizlik, yorgunluk gibi şikayetler ya da karaciğer yağlanması, safra kesesi taşları gibi diğer hastalıklar da akupunktur ile ortadan kaldırılır. Beden sağlığının yanısıra ruh sağlığı da korunarak hastanın ideal kilosuna yaklaştırılması sağlanır.

Whatsapp